Son günlerde medyada yerini alan aile içi şiddet vakaları, toplumda derin yaralar açmaya devam ediyor. Bu kez trajik bir olay, boşanmalarının ardından birlikte yaşamaya devam eden anne ve iki kardeşi arasındaki ilişkiyi derinden sarstı. 23 Eylül 2023 tarihinde İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde meydana gelen olay, aile bağlarının ne kadar kırılgan olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Genç bir adam, annesini bıçakla yaralayan kardeşini öldürünce, olayın arka planındaki dramatik olaylar gündeme geldi.
Olay, anne A.E.'nin, 19 yaşındaki oğlu K.E.'yi evde kaldığı süre boyunca kontrol etme çabasıyla başlamıştı. A.E., oğlu K.E.’nin madde bağımlılığı nedeniyle zor zamanlar geçirdiği bir dönemde, onun için bir psikolog ile görüşmeyi önerdi. Ancak K.E., bu teklifi reddederek annesine karşı sert bir tutum sergilemeye başladı. Annesinin sürekli eleştirilerine maruz kalan K.E., bir süre sonra evdeki huzursuzluğun arttığını hissetmeye başladı. Kardeşi E.E. (21) ise bu duruma tanık olup, ailesinin her iki tarafında da gerginliğin arttığını fark etti.
Gecenin ilerleyen saatlerinde, K.E. evdeki tartışmaların dozunun artmasıyla birlikte, kendini daha da agresif bir tutum sergilemekte buldu. Sinir krizi geçiren genç, mutfaktan aldığı bir bıçakla annesine saldırdı. Bu durum üzerine evin diğer odasında duruma şahit olan E.E., panik içinde odaya girdi. Kardeşinin annesine şiddet uyguladığını gören E.E., anında bir karar vererek K.E.’yi durdurmak için harekete geçti.
E.E., annesinin hayatını kurtarmak amacıyla kardeşini durdurmak için bıçağı almaya çalışırken, işler beklenmedik bir şekilde gelişti. Kardeşi K.E., E.E.'nin ani müdahalesine karşı savunma mekanizması olarak bıçağı kendisine çevirdi. Kardeşine zarar vermek istemeyen E.E., kargaşa içinde bir anlık karar alarak, K.E.'yi vurarak etkisiz hale getirdi. Olayın dehşeti içinde, K.E. hemen yere yığıldı ve genç adam, hayatının en zor kararını almış oldu. Annesi yaralı bir şekilde yerde yatan durumda iken, E.E. büyük bir karmaşa içindeydi.
E.E.’nin annesi, hemen hastaneye kaldırıldı; durumunun ciddiyeti tıbbi ekipler tarafından hemen değerlendirildi. Ancak olay, E.E. için yalnızca bir hayat kurtarma çabası olmaktan çıkıp, derin bir kişisel travmaya dönüşmüştü. Kardeşine müdahale ettiğinde, onun yaşamını sonlandırmış olan E.E., yaşadığı psikolojik etki ile başa çıkmakta zorlandı. İlerleyen saatlerde polis olay yerine intikal etti. E.E., ifadesinin alınması için karakola götürüldü, ancak olayın boyutları ve gerçekliği üzerinde yapılan hemen hemen tüm incelemeler ailevi ilişkilere dair sorunları gözler önüne serdi.
Bu trajik olay, sadece iki kardeş arasındaki bir çatışma değil; aynı zamanda içinde bulundukları ailenin çözülmekte olan dinamiklerini de gözler önüne seriyor. Aile içi şiddet, gençlerin ve ebeveynlerin ruh sağlığı üzerinde yıkıcı etkilere yol açabiliyor. E.E., kardeşiyle yaşadığı bu korkunç durumu kabul etmenin yanı sıra, gelecekte nasıl bir hayat sürdüreceği konusunda ciddi sorgulamalar yapmaya başlamak zorunda kalabilir. Olaya tanık olan komşular, gençlerin aile düzeninin ne kadar sarsıldığını ifade ederken, keder ve üzüntü içinde olduklarını belirttiler.
Olayların gelişimiyle birlikte, aile terapisi ve Ruhsal Sağlık hizmetlerinin önemi bir kez daha ön plana çıktı. Bu tür acil durumlarda görülen tepkiler, bireylerin iç dünyalarını nasıl etkileyebileceği konusunda önemli bir ders niteliğinde. Hastaneye kaldırılan A.E.’nin sağlık durumu ise gün geçtikçe iyileşmesine rağmen, ailenin geleceği adına nasıl bir yol çizeceği büyük bir muamma olarak kalmaya devam ediyor. Kardeşler arasında yaşanan bu feci olay tüm toplumu sarstı ve aile içi ilişkilerin ciddiyetini bir kez daha gündeme taşıdı.
Olay sonrası açılan davanın ne şekilde sonuçlanacağı ve E.E.’nin gelecekteki hayatının nasıl şekilleneceği ise merak konusu olmaya devam ediyor. Aile içi şiddetin arttığı günümüzde, toplumun bu konuda nasıl bir duyarlılık geliştireceği ve bireylerin birbirlerine zarar vermeden nasıl daha sağlıklı ilişkiler kurabilecekleri üzerine düşünmek oldukça önemli hale geldi. E.E., hem bir kardeş hem de bir evlat olarak yaşadığı dramla, bir ömür boyu sürecek bir sorgulamanın içine girmiş durumda; bu acı olayın ardından geri dönülemez bir yolculuğa çıkmak zorunda kalacak.